Erken Teshisin Öne Çiktigi Alzheimer'da Ilaç Kullanimi Bes Yilda Üçe Katlanacak

iszirvesi.com, 7/23/2012 -- Frost & Sullivan, Alzheimer Hastaliginda Erken Teshis Yöntemlerindeki Gelismeleri ve Ilaç Tedavisini Mercek Altina Aldi

Frost & Sullivan'in arastirmasina göre Alzheimer hastaliginda erken teshis yöntemleri ile hastaligi modifiye edici ilaçlarin gelistirilmesi ilaç sektörü açisindan büyük önem tasiyor.

2010 yilinda Türkiye’de faaliyetlerine baslayan dünyanin önde gelen arastirma ve danismanlik kuruluslarindan Frost & Sullivan, Türkiye’de hazirladigi basta enerji, otomotiv, savunma ve saglik olmak üzere çesitli sektörlerde uzun vadeli pazar öngörülerini de kapsayan raporlariyla uluslararasi sirketlerin ve yatirim fonlarinin Türkiye’deki faaliyetlerine yardimci olmanin yani sira farkli sektörlerde birçok Türk firmasina özel arastirma ve danismanlik hizmetleri vererek iç ve dis pazarlarda büyümelerine yardimci olmayi sürdürüyor. Bu kapsamda Frost & Sullivan'in gerçeklestirdigi "Alzheimer Hastaligi, Erken Teshis ve Ilaç Tedavisi" arastirmasi, Türkiye ilaç sektörünü de yakindan ilgilendiriyor.

Alzheimer Hastaliginda Bilimsel Konsessüs Yok

Frost & Sullivan'in analizine göre arastirmacilar alzheimer hastaliginin altinda yatan mekanizmalari ve etiyolojisini anlama konusunda oldukça mesafe katetmis olsalar da, hastaligin 1906 yilindaki kesfinden bu yana bilim insanlari henüz bir fiir birligine varmak bir yana, ortaya birçok farkli hastalik mekanizmasi çikarmis durumda bulunuyorlar. Bu durum günümüzde hâlâ hastaliga karsi etkili bir terapi seçenegi ya da tedavinin gelistirilememe sebebi olarak öne çikiyor. Bununla birlikte, ufak çapli hafiza sorunlari yasliligin genel semptomlariyla karistirildigi için baslangiç safhasinda hastaligi teshis edebilmek hâlâ bir sorun olarak beliriyor. Ayrica, Hafif Kognitif Bozukluk (MCI) ile ilintili belirti ve semptomlari yasliliga bagli hafiza kaybi sorunlarindan ayirmak hastaligin teshis ve tedavisi konusunda güçlük yaratiyor.

Günümüzde hastaligi yüzde yüz kesinlikte teshis edebilecek bir test hâlâ bulunmuyor. Frost & Sullivan Türkiye Saglik Arastirmalari Analisti Hilal Cura'ya göre hastalarin degerlendirilmesi süreci; hastanin tibbi geçmisi, zihinsel durumunun degerlendirilmesi ile fiziki ve laboratuar incelemeleri gibi birçok farkli test ve muayeneyi içeriyor. Hilal Cura bununla birlikte, aile bireyleri ve hekimlerin, hastaligin zamaninda ve dogru bir biçimde teshis edilmesinde önemli bir rol oynadigini belirtiyor. Öte yandan, Alzheimer hastaligi ile ilgili ilaç bilesiklerinin klinik deney asamasindaki yüksek basarisizlik oranlari (neredeyse yüzde 92) ve hastabakicilar ile hastalarin katiliminin gerekliligi, Alzheimer tedavisinde kullanilan ilaçlarin AR-GE çalismalarini karmasik, uzun, yüksek maliyetli ve riskli bir süreç haline getiriyor.

Zamaninda Müdahalenin Anahtari Erken Teshis

Frost & Sullivan'a göre hastalarin etkin sekilde tedavi edilebilmeleri, yasam sürelerinin uzatilmasi, hayat kalitelerinin yükseltilmesi ve bunun sonucunda aileleri ve saglik sistemi üzerindeki psikolojik ve ekonomik yükün kaldirilabilmesi için hastaligin erken teshis edilmesi son derece büyük önem tasiyor. Bulgular, Alzheimer hastalarinin beyin hücrelerindeki hasarin, hastalik semptomlari belirgin hale gelmeden 10-15 yil öncesinde basladigina isaret ediyor. Bu nedenle hastaligi, ilaç tedavisinin maksimum fayda saglayacagi baslangiç safhasinda teshis etmek yalnizca hastaligin seyrini yavaslatmakla kalmayacagi, muhtemelen hastaligin tedavi edilmesini de saglayacagi belirtiliyor. Hesaplamalara göre hastaligin baslangicini bes yil geciktirmek, takip eden birkaç on yil içerisinde hastaligin görülme sikligini yüzde 50 oraninda azaltabilir. Buna ek olarak, Alzheimer Dernegi’nin tahminine göre, böyle bir gelismenin yillik saglik giderlerinde yaratacagi tasarruf miktarinin dünya genelinde 50 milyar dolara ulasabilecegi ifade ediliyor.

Yeni Gelistirilen Teshis Araçlari

Frost & Sullivan analistleri, Alzheimer hastaliginin teshis ve tedavisinin beraber yürüdügünün altini çiziyorlar. Yeni teshis araçlarinin yani sira vekil biyo-isaretleyicilerin gelistirilmesi ve onaylanmasi, hastaligin erken teshis edilmesini saglayarak ve düzenli klinik deneylerin planlanmasi ve sonuçlarina etki ederek Alzheimer hastaligina bir süreden beri olumlu bir etki ediyor.

Beyin hücrelerinin yüzeyinde olusan beta-amiloid plaklar ve beyin içerisinde olusan nörofibriler yumaklar (tau proteinleri) Alzheimer hastaliginin en önemli iki özelligi olarak öne çikiyor. Fosforlanmis tau proteinleri ve A-beta 42 peptitlerin Serebrospinal Sivi (CSF) Analizi gibi birkaç gelismis tani yöntemi ile, Tek Foton Emisyonlu Bilgisayarli Tomografi (SPECT), florodeoksiglikoz (FDG) görüntüleme ve amiloid Pozitron Emisyonlu Tomografi (PET) taramasi gibi islevsel nörolojik görüntüleme teknikleri, Alzheimer hastaliginin ve farkli seyir asamalarinin erken ve dogru teshisi için laboratuarlarda kapsamli olarak arastiriliyor. Bunlardan en gelismisinin, GE Healthcare’in gelistirdigi, radyoaktif isaretçi olarak hastanin beynindeki beta-amiloid plakalara baglanan bir floresan tiyoflavin olan Pittsburgh-B’yi (PIB) kullanan, ligand bazli PET görüntüleme teknigi oldugu belirtiliyor. Bu yöntem, sadece plakalarin kesin bir biçimde tespit edilmelerini saglamakla kalmiyor, ayni zamanda ilaçla tedavi esnasinda hastaligin seyrinin takip edilebilmesini de mümkün kiliyor.

Bu nedenden dolayi Cura, söz konusu gelismelerin sagladigi erken teshis olanaklarinin; klinik deneylerden elde edilen tecrübeyi artirmalari ve eczacilik sirketlerinin dogru pazar bölümlemesi yapmalari ve ilaçlari konumlandirmalarini mümkün kilmalari sayesinde ilaç endüstrisinde devrim niteliginde degisikliklere sebep olmalarina muhtemel gözüyle bakiyor.

Gelecekte Tedaviyi Modifiye Edici Ilaçlar Sekillendirecek

Halihazirda Alzheimer’in bir tedavisi bulunmuyor. Mevcut geleneksel ilaç siniflari (asetilkolinesteraz inhibitörler ve NMDA reseptör antagonistleri) hastalardaki bilissel fonksiyon kayiplarini gidermek ya da hastalara uzun vadeli faydalar saglamak yerine yalnizca zihinsel ve bilissel semptomlari gideriyor. Bu nedenle, AR-GE çalismalarinin ana odagini hastalik modifiye edici ilaçlar olusturuyor ki, bu ilaçlarin yüksek fiyatli ilaç grubuna hakim olmasi ve Alzheimer hastaligi ilaç pazarinin büyümesine katki saglamasi bekleniyor. Daha güvenli ve etkili olduklari ve semptomlari hafifletmek yerine hastaligi yavaslatmayi ya da durdurmayi amaçladiklari için söz konusu yeni ilaç sinifinin mevcut tedavi yöntemlerinin sunamadigi potansiyel faydalar saglamasi bekleniyor. Bununla birlikte, hastalik modifiye edici ilaçlarin asetilkolinesteraz inhibitörler ve memantin ile birlikte bir tür kombine/kokteyl tedavi içerisinde gittikçe daha çok kullanilarak mevcut ilaçlarin kullanilmasi yoluyla ek tasarruf olanaklari saglayacagi düsünülüyor.

Etki mekanizmalari temel alinarak hastalik modifiye edici ilaçlar kabaca 10 farkli sinifa ayriliyor. Frost & Sullivan'a göre ilaç gelistiricilerin büyük kisminin beta amiloid üzerine yogunlasmalari ilginç bir tablo yaratiyor. Amiloid sentez inhibitörler ve amiloid plak inhibitörler birlikte pazarin neredeyse yüzde 37,7’lik bir bölümünü olusturuyor. Bununla birlikte, gelistirilmekte olan bilesiklerin üçte birinin etkilesim mekanizmasinin tam olarak tanimlanabilmis olmamasi, hastaligin patolojisinin ne kadar karmasik oldugunu gösteriyor. Gelistirilmekte olan hastalik modifiye edici yaklasik 250 ilaç adayi olsa da, Bapineuzumab (Pfizer/ Johnson & Johnson), Solanezumab (Eli Lilly) ve Gammagard Liquid IVIg (10%) (Baxter Healthcare) III. asama klinik gelistirme seviyesinde en umut verici üç ilaç olarak öne çikiyor.

Gelismelerin genel bir degerlendirilmesi sonucunda Frost & Sullivan Türkiye Saglik Arastirmalari Analisti Hilal Cura, 2013 sonuna kadar gerçeklesmesi beklenen muhtemel hastalik modifiye edici ilaçlarin onayi ve piyasaya sürülmesiyle birlikte, Alzheimer hastaligi ilaç pazarinin takip eden bes yil içerisinde, 2018 yilina kadar üçe katlanmasinin olasi oldugunun altini çiziyor.