Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye
Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye
Frost & Sullivan Basın Bülteni

Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye

iszirvesi.com, 11/8/2012 -- Frost & Sullivan’in analizine göre 2023 hedeflerine odaklanmis Türkiye, enerjideki yatirimlarina giderek hiz veriyor.

Türkiye elektrik üretim piyasasi ve 2023 enerji hedeflerini degerlendiren Frost & Sullivan Enerji ve Çevre analistlerinden Özge Özeke ile arastirma direktörü Alina Bakhareva, enerjide disa bagimliligi azaltma politikalari kapsaminda Türkiye'de enerjiye olan yüksek talebi ve dogalgaz, kömür ve yenilenebilir enerji kaynaklarinda yasanan gelismeleri mercek altina aliyor.

2010 yilinda Türkiye’de faaliyetlerine baslayan dünyanin önde gelen arastirma ve danismanlik kuruluslarindan Frost & Sullivan, Türkiye’de hazirladigi basta enerji, otomotiv, savunma ve saglik olmak üzere çesitli sektörlerde uzun vadeli pazar öngörülerini de kapsayan raporlariyla uluslararasi sirketlerin ve yatirim fonlarinin Türkiye’deki faaliyetlerine yardimci olmanin yani sira farkli sektörlerde birçok Türk firmasina özel arastirma ve danismanlik hizmetleri vererek iç ve dis pazarlarda büyümelerine yardimci olmayi sürdürüyor. Bu kapsamda Frost & Sullivan enerji ve çevre analistlerinden Özge Özeke ve enerji endüstrisi arastirma direktörü Alina Bakhavera, Türkiye'nin dogalgazda disa bagimliligi azaltma ve 2023 yili enerji üretimi hedefleri dogrultusunda elektrik üretim piyasasinin içinde bulundugu sartlari ve yasanan gelismeleri masaya yatirdi.

Yatirimlar Her Alanda Sürüyor

Türkiye, enerji piyasasinin %70 üzerindeki, özellikle Rus dogalgazina bagimliligina olan hosnutsuzlugunu her firsatta dile getirse de, son yillarda ortaya koydugu istikrarli ve dikkat çekici büyüme rakamlariyla dogalgaz da dahil olmak üzere sektörün her kolundan yatirimcinin dikkatini çekmeye ve dolayisiyla önemli miktarda yatirima ev sahipligi yapmaya devam ediyor. Artan nüfus, hizli kentlesme, artan GSYIH ve sanayilesme, elektrik talebindeki artisi tetikleyen makro ekonomik dinamiklerin basinda geliyor.

2001 yilinda ‘Elektrik Piyasasi’ Kanunu’nun çikmasi ve sonrasinda Enerji Piyasasi Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) kurulmasiyla yeniden yapilanma sürecine giren Türkiye’de Özeke ve Bakhareva’ya göre, tasarlanan enerji reformlarina iliskin aksayan süreçler ve gecikmeler yasansa da özel sektörün enerji piyasasinda giderek artan varligi durumun iyi bir gidisat gösterdiginin isareti. Özeke ve Bakhareva gelismeler hakkinda sunlari ifade ediyor: "Söz sahibi otoritelerin rol ve sorumluluklari yeniden tanimlanmakta ve sekillenmekte olsa da, bu durum yeni oyuncularin piyasaya dâhil olmasini engellemiyor. Mevzuat özel sektörün görüslerini alarak sekillenmeye devam ederken, daha rekabetçi bir piyasa ortami için daha fazla firsat sunuyor. Daha rekabetçi, daha serbest bir piyasa Türkiye için kavusulmasi uzak bir hedef degil."

Hedef Dogalgazda Bagimliligi Azaltmak

Frost & Sullivan analistleri, strateji belgesinde özellikle dogal gaz bagimliligini 2023 itibariyle 30% ‘un altina çekme hedefi açikca belirtilmis olmasina ragmen, santrallerin yilda ortalama 6000 saat kapasiteyle çalisabilmesi ve diger yakit tipleriyle çalisan santrallere kiyasla daha hizli devreye girebilmesiyle yatirimin geri dönüsü açisindan hala yatirimcinin gözbebegi konumunu korudugunu belirtiyorlar..
Hedefin ne ölçüde gerçekçi oldugu konusunda ise Özeke ve Bakhareva sunlari söylüyor: "Mevcut 16.3 GW’lik kapasitenin önümüzdeki 10 sene içerisinde iki katin üzerinde artis göstermesi öngörülüyor. Bu artis insa halindeki tesislere, onaylanan, inceleme-degerlendirme altindaki lisanslara ve yüksek miktardaki yeni basvurulara dayaniyor. Bu sebeple, pazardaki kanaat liderlerinin çogunlugunun da hemfikir oldugu üzere, dogalgaza bagimliligin yüzde 30 seviyelerine düsürülmesi zorlu ve pek olasilik dahilinde olmayan bir hedef olabilir. Bu fikri destekleyen bir diger etken de Türkiye’yi stratejik transit gaz aginin merkezine yerlestirecek olan uzun vadeli transit gaz boru hatti anlasmalaridir..."

Kömür Hala Önemli Bir Kaynak

Dogalgazin yani sira, ülke içerisinde bulunan ana yük kaynagi olmasi sebebiyle kömür de enerji politikasinin sekillenmesinde önemli bir rol oynuyor. Kömür, ülke toplam kurulu gücünün yüzde 24’üne denk geliyor. Bunun yüzde 16.6’sinda basta linyit olmak üzere yerli kömür kullanilirken, kalan yüzde 7.7’lik kisimda ithal kömür kullaniyor.

Frost & Sullivan analistleri Özge Özeke ve Alina Bakhavera, bu konuda önemli bir hususun altini çiziyor: "Yerli kömürün isil degeri düsük oldugundan ve salinimlar hususunda çevresel performansi gelistirmek için en son temiz kömür teknolojilerinin kullanilmasi gerektiginden dolayi ithal kömürün pazar payinin gelecekte artacagini tahmin ediyoruz. Ancak diger bir yandan mevcut enerji ithalinin büyük payi ve bunu azaltmaya yönelik dogal egilim, hükümetin sundugu stratejik yatirimlar çerçevesinde yerli kömüre bagli elektrik santrallerinin desteklenmesini de zorunlu kiliyor."

Özellestirme programi çerçevesinde ise Özeke ve Bakhareva su tespitleri yapiyor: "Özellestirme programina ve bugüne kadar olan gelismelere bakildiginda, Frost & Sullivan olarak kalan dagitim özellestirme ihalelerinin 2012 sonuna kadar gerçeklesecegini ve planlanan zaman çizelgesinin gerisinde kalan üretim varliklarindan 16 GW’lik özellestirmenin de baslayacagini öngörüyoruz. Ancak, planlanan bu zaman çizelgesinin finansal zorluklar sebebiyle planlanan zamanlamadan sapma gösterecegini tahmin ediyoruz. 2011 yilinda baslayan elektrik üretimi varliklarinin özellestirilmesi isi Hamitabat ihalesi için yalnizca bir ihale katilimcisinin olmasi sebebiyle iptal edilmis ve sürecin askiya alinmasina sebep olmustu. Özellestirme paketinden çikarilan 8 GW’lik üretim portföyü devlet mülkiyetinde kalmaya devam edecek."

Yenilenebilir Enerjide Önemli Gelismeler Yasaniyor

Frost & Sullivan analistleri Özeke ve Bakhareva'ya göre 2012 ve önceki yillardaki gelismeler isiginda, Türkiye yenilenebilir enerji alaninda ciddi bir ilerleme kaydetmis bulunuyor. Hükümet, 2009 Strateji Belgesi hedefleri çerçevesinde yenilenebilir enerji kaynaklarina daha fazla önem veriyor. Ancak analistler, yenilenebilir enerjinin kurulu kapasitesine yönelik hedeflerin yalnizca pazar reformunun vaktinde tamamlanmasi ile gerçeklestirilebilecek gibi göründügünü belirtiyorlar. Fakat aksi durumda dahi, önemli bir gelisme kaydedilmis olacagi ifade ediliyor. Bununla birlikte, Frost & Sullivan analistleri yenilenebilir enerji kaynaklarinda günes enerjisinin hala piyasa gelisiminin en basinda olan sektör olarak ön plana çiktigini vurguluyorlar. Ancak yakin gelecekte daha önemli bir potansiyele sahip olacagina da vurgu yapiyorlar.

2012’nin 2. çeyreginde Enerji Piyasasi Düzenleme Kurulundan (EPDK) yapilan açiklamalara göre, günes enerjisi santrali basvurularinin Haziran 2013’de yapilmasi gerekiyor. Bu durum sirketleri istenen 1 senelik veri sebebiyle ölçüm sürecine simdiden baslamaya itiyor. Özeke ve Bakhareva mevcut durum hakkinda su degerlendirmeyi yapiyor: "Kurulu kapasite açisindan belirlenen 600 MW’lik limitin büyük kismi 2013 sonuna kadar gerçeklestirilecek gibi görünüyor. Ancak, 500 KW’nin altindaki çati tipi kurulumlar için ruhsat gerekmiyor. Bu küçük ölçekli kurulumlarin gitgide daha da yayginlasmasi bekleniyor. Günes enerjisi piyasasi açisindan diger bir önemli faktör de hizla gelisen teknolojiye bagli olarak düsen fiyatlara karsilik artan verimliliktir. Artan farkindalik da piyasanin gelisimini tesvik edecektir."

Yabanci Yatirimcinin Gözü Türkiye'de

Yabanci ilgisine de isaret eden Özeke ve Bakhareva su görüsü ileri sürüyor: " Su ana kadar kurulu kapasiteye iliskin net veriler olmadigi için, kurulu günes enerjisi kapasitesinin 5-6 MW araliginda oldugu tahmin ediliyor. Ülkenin attigi önemli adimlarla birlikte yurtdisindan ülkenin günes enerjisi potansiyeline yönelik artan bir ilgi söz konusu. Belli yönetmelikler gibi bu adimlar sektör oyuncularinin uzun bir süredir bekledigi ve pazari canlandiracak adimlardir. Ancak, orman arazisine kurulumu kisitlayan en son yönetmelik orman olarak kaydedilen bazi çorak arazilerden dolayi önemli bir engel teskil edebilir. "

Frost & Sullivan analistleri Özeke ve Bakhareva, Türkiye gibi hizla gelismekte olan piyasalarla ilgilenen yabanci yatirimcilarin, cografi genisleme kapsaminda teknoloji çözümlerini ve is modellerini bölgeye aktarmaya hazir olduguna dair çok net kanitlar oldugunu belirtiyorlar. Ancak raporda su görüse de yer veriliyor: " Türkiye’de düsük veya cazip olmayan tarifeler ve tesvikler olumsuzluk yaratabilir. Diger taraftan, pazarin potansiyeli parlak bir gelecege isaret ediyor ve pazari çekici kiliyor."

Rüzgar Duragan Esiyor

Rüzgardan elektrik üretiminde ise yavaslama gözleniyor. Analist Özeke ve Bakhareva, yasanan gelismeler hakkinda sunlari kaydediyor: "Türkiye'de 2007-2010 yillari arasinda her yil pazarin yaklasik ikiye katlanmasi ve büyüme hizinda bir düsüsün kaçinilmaz olmasi sebebiyle su anda yavas bir hizda büyüme kaydeden rüzgâr enerjisi pazari lisans güçlügünü asmak için çok fazla vakit harcadi. Rüzgâr enerjisi hidroelektrikten sonra yatirim akisi açisindan avantajli konuma sahip bir yenilenebilir enerji kaynagi ve su an toplam 2 GW kurulu güce sahip. Büyük yerli oyuncular hâlihazirda pazardaki yerlerini aldi. Yabanci yatirimcilar da ortak tesebbüsler ile pazara katilim gösterdi ve göstermeye devam ediyor. Ancak yakin zamanda kaydedilen gelismelere ragmen, halen pazarin gelisimini önleyen bazi güçlükler mevcut. Ilk zorluk daha önce hizmete koyulan projelere kiyasla daha düsük verimlilige sahip projelerin finansmanidir. Bankalar projeleri daha önceki dönemlere kiyasla daha dikkatli ve titiz bir sekilde degerlendiriyor. Trend proje finansmanindan varlik finansmanina kaymis durumdadir. Proje finansmani çogunlukla sirketin veya bagli olunan grubun mali yapisinin gücüne göre saglanabiliyor. Ikinci zorluk ise yatirimcilarin proje gelistirme asamasinda aldigi çok sayidaki izin, bu durum üst düzey bürokrasiyi proje gelistirme sürecine katiyor ve yatirim onay sürecini yavaslatiyor. Tüm bunlara ragmen, 2023 yilina kadar 20 GW hedefi devlet kuruluslari tarafindan sürekli olarak tekrarlanmakta."

Jeotermalde Sondaj Maliyeti, Biyokütlede Farkindalik Sorunu

Rapora göre jeotermal enerji ise baz yük kaynagi olma kosullarini fosil yakita dayali üretimle benzer sekilde karsilayabilmesi ile diger yenilenebilir enerji kaynaklarindan ayriliyor. Uzmanlar bu konuda su saptamalarda bulunuyor: " Yüksek sondaj maliyetleri ve ilk tesebbüste rezerve ulasabilmek en büyük zorluklardan. Ayni zamanda rezerv tahminlerin ötesinde beklenmedik bir sapma gösterebiliyor, bu durum da yatirimcilarin zorlanmasina sebep oluyor. 2023 yilina kadar 600 MW kullanim erisilebilir bir hedef ve önümüzdeki yillarda daha fazla miktarda ekonomik olarak yararlanilabilir bir potansiyele erisilebilecegi tahmin ediliyor."

Diger yandan biyokütle pazari da gelisme asamasinda bulunuyor. Pazarin çogunlugu biyogaz tesislerinden olusuyor, bu tesislerin büyük kismi ise çöp gazi kullaniyor. Biyokütle kaynagi için Frost & Sullivan analistleri Özeke ve Bakhareva su degerlendimeyi yapiyor: "Türkiye dogrudan veya islenmis orman atiklarindan faydalanmiyor, Türkiye’de hayvani veya zirai atiktan faydalanan yalnizca bir kaç örnek var. Asil zorluk, su anda oldukça yavas düzeyde gelisen farkindalik seviyesi. Halihazirda bakis açisinin atigi çöp sahalarina yigmak yerine daha çevre dostu bir sekilde kullanmaya yönelik çözümler olarak enerji üretimine dayali bu tarz tesislere kaymis durumda olmasi iyiye isaret. Ayrica, pazarda yaygin kullanimi olan basit teknolojiler ilerleyen süreçte yatirimcilari daha fazla AB mevzuati’na uyum göstermeye tesvik edecek düzenlemelerle yerlerini gelismis teknolojilere birakacak. Projeleri AB standartlarina göre degerlendiren finans kuruluslari, pazarin daha üst sinif standartlara geçisinde itici bir güç olacaktir.

Özeke ve Bakhareva’nin hazirladigi raporda, sonuç olarak tüm zorluklara karsin, mevcut gelismeler önümüzdeki yillarda hayata geçirilecek önemli kapasite artislarini beraberinde getirirken sektöre dair pek çok firsat yaratacak.

DİĞER BASIN BÜLTENLERİ
Telekom Pazarinda M2M Rekabeti Yasaniyor
Kentlesmenin Yeni Trendi Araç Paylasimi
Teknoloji Sürücünün Dikkatini Dagitiyor
13 Yilda 3 Kat Büyüyen Türkiye, 2025'te G10'u Yakalayacak
Erken Teshisin Öne Çiktigi Alzheimer'da Ilaç Kullanimi Bes Yilda Üçe Katlanacak

Enerjide Firsatlarin Ülkesi Türkiye


Frost & Sullivan
T:0212 244 69 41
BASIN ODASI BÜLTEN ARŞİVİ TANITIM BİLGİLERİ